Dağlar dik çeşmeler kuru
Yarimin benzi çok sarı
Ölüm var dönülmez geri
Yürü yağız atım yürü
Yarim bu gece yoruldu
Kaçırdığıma darıldı
Bak daha sıkı sarıldı
Yürü yağız atım yürü
Dağlar geçilmiyor kardan
Aman yok ki candarmadan
Ayrılamam ben bu yardan
Yürü yağız atım yürü
Peşime düştü takipler
Boynumu bekliyor ipler
Zeybekler seni ayıplar
Yürü yağız atım yürü
Elverir ki coşku
Haylaz çocuklarını boğazlamasın
Avunmak elbette kolaydır
Şehri yiğit bir türkü gibi dolaşmak
Dağlara destanlar düşünmek kolaydır
Hapislere bir sevinç çığlığı gibi düşmek
Kızların diri göğüslerinde matbaalarda
Ve kongre zabıtlarında dünyayı tazelemek
Yeryüzüne depremler düşürmek kolaydır
Çünkü binlerce militanın rüzgarlı macerası
Bir kurşun bile değildir namusun mavzerine
Gönlün kahpeliğine tutsaksın açıkçası
Asıl savaş alanı suskundur arkadaş
Sahipsizdir
Asıl savaşçılar afyonlu, mütevekkil
Öyleyse
Şehrin girdabında çalkalanan zulüm
Halkın şanlı isyanına işaret değil
Bodrum duvarlarına öfkeli yazıları
Tırnaklarınla kazıyorsan da
Bulvara dökülen bildiriler
Harcanan bunca emek, bunca değer
Fokurdayan metal potası
İşleyen rotatifler
Cesetleri iğnelemek gibi bir şeydir
Ve zaman göz kırpıp usulca telaşına
Homurdanarak çekip gitmiştir
Yani bu
Aşağılık bir dramdır artık
Çünkü jarjuruna
Boş kovanları dolduran adam
En azından
Kendinden utanmalıdır
Yani yetsin diyorum
Şarkılarınızı, şarkılarınızı dağlarıma sürün diyorum
Uzatın ellerinizi diyorum
Uzatın
Tanışalım
Helallaşalım
Akşam olur karanlıklar çökende
Devriyeler adım adım gezende
Kar kaplamış solmuş güller görende
Sarılıp dallarını öpesim gelir
Sanki gökten kar yerine kan yağıyor
Kar altında üşümüş bir çocuk ağlıyor
Yaşlı gözleriyle bana bakıyor
Akan göz yaşını içesim gelir
İşte böyle karanlıklar içinde
Devriyeler adım adım gezende
Yar uykuda ben yine penceremde
Doğacak güneşi göresim gelir
Kaldırınca tabancasını
Nişan almak için sarı saçlıya
Parıldayıverdi gözleri
Koru kendini
Kırlangıçlar uçuştular
Korkudan çığrışıp
Kanat çırparak koru kendini.
Hadi söyle bana müziği seversin sen
Nasıl çalar insan hapishanede
Ağrılardan, sızılardan sonra
Romatizmanın zincirleri kemirdi elleriyle.
İşte nişan aldı tam
Kemanının üstüne
Iskalamaz iyi nişancıdır
Koru kendini
Ama teller gene şakıdılar
Doldular havayı titrek titrek hiç umursamadan.
Hadi söyle bana müziği seversin sen
Nasıl çalar insan hapishanede
Ağrılardan, sızılardan sonra
Romatizmanın zincirleri kemirdi elleriyle.
Havasız bir delikte
Gıcırdayan somya üstünde yatakta
Yakalanmışsın berbat bir öksürüğe
Hih gel de şarkı söyle.
Ama yine de sarı saçlı adam
Devam etti kemanı çalmaya
Dirildi içimizde ölü düşler.
Müzik ruhun gıdasıdır. Edebiyat da öyle. Edebiyat ile müziği birleştiren en önemli faktör de şarkı sözleri. Bazı şarkı sözleri öyle değerli ki, en büyük şiirler kadar etki bırakıyor dinleyende. Pek çok şarkı sözü yazarının ozan olarak anılmasının sebebi de bu sanırız. Bazen kırgınlığımızı dile getirmek, bazen aşkımızı anlatmak, bazen de barış dalı uzatmak için şarkı sözlerine sarılırız. Bazı şarkılar dilimize takılır, nakaratını söyler dururuz ama sözlerinin gerisini unuturuz. Şimdi bütün şarkı sözlerini tek tıklamayla önünüze seren bir site var -> Sarki-Sozleri.Net
Bu SiteYerli ve yabancı şarkı sözlerini, sanatçıların biyografilerini, şarkı sözü notalarını, müzik haberlerini, akor-tab bilgilerini ve popüler şarkıların çevirilerini www.sarki-sozleri.net'te bulabilrisiniz.
sonunda müzik ödevi bitti (ve bizim müzik hocası din dersi işliyo .d )